Rus edebiyatının iki dev ismi Dostoyevski ve Turgenev’dir. Bir yanda insan ruhunun karanlık labirentlerinde dolaşan Dostoyevski, diğer yanda toplumsal sorunlara duyarlı bakan Turgenev. Ancak bu iki dahinin arasındaki ilgi ‘BFF’ dediğimiz arkadaşlığa hiç benzemiyor. Edebiyat tarihinde ender rastlanan bu ikili arasındaki çekişme, zaman zaman anlamsız boyutlara bile varmıştır.
Detayları birlikte keşfedelim. ?
Kaynak : bir
Turgenev zengin ve aristokrat bir kökene sahipken Dostoyevski yoksulluk ve sorunlarla dolu bir hayat yaşadı.
İkili arasındaki ilk maç 1845’te Belinski civarında gerçekleşti.
İlk karşılaşmada her iki yazar da yükselen isimlerdir ancak Dostoyevski, Turgenev’e karşı içten bir hayranlık ve kıskançlık duyar.
Dostoyevski, Sibirya’dan döndükten sonra artık daha ünlü ve tanınmış bir Turgenev ile tanışır.
Dostoyevski’nin kendi dergisi Vremya yayına yeni başlamıştır ve o ve Turgenev, ‘Hayaletler’ adlı bir hikaye hakkında birbirleriyle mektuplaşırlar. Yazışmaları nezaketle doludur; Turgenev, Dostoyevski’nin ‘Ölülerin Evinden Anılar’ adlı eserini övüyor, Dostoyevski ise ‘Babalar ve Oğullar’a hayranlık duyuyor.
Ancak Dostoyevski’nin Turgenev’e olan hayranlığı, dergisinin satışlarını artırmak için Turgenev’den yazı istemesi gölgesinde kalır.
Dostoyevski mektuplarında Turgenev’in öyküsünü yayınlaması halinde abone sayısının artacağını belirtiyor. Turgenev’in rahat tavrı ile Dostoyevski’nin endişeli tonu arasındaki bu çelişki, iki yazar arasındaki sosyal ve maddi farklılıkları göstermektedir. Turgenev onlara hikaye için ödenecek ücreti hatırlatınca ilişkileri gerginleşir.
1865 yılında Fyodor Dostoyevski, Ivan Turgenev’den 50 taler borç alarak Wiesbaden’e gitti.
Ancak borcunu unutur ve iki yıl sonra Baden’de Turgenev ile tanışır. Bu rekabet iki yazar arasında oldukça gergin bir atmosfer yaratır.
Dostoyevski bu borç nedeniyle kendisini oldukça gergin hissederken, Turgenev de yeni romanı Duman’a yönelik eleştiriler nedeniyle gergindir.
İki adamın bu durumu aralarında tartışmalara neden olur.
Dostoyevski son derece dindar ve yurtsever bir tutuma sahipken Turgenev daha Batılı ve liberal bir bakış açısına sahiptir.
İki yazar arasındaki bu temel farklılıklar, aralarında bireysel ve ideolojik bir çatışmaya yol açmaktadır. Bu çatışma bir süre daha devam eder çünkü her iki taraf da kendini haklı görmektedir.
İki büyük Rus yazar arasındaki çatışma sadece edebiyat alanıyla sınırlı olmayıp kişisel ve ideolojik düzeyde de yaşanmaktadır.
Dostoyevski ‘Ecinni’ adlı eserinde Turgenev’i Karmazinov karakteriyle eleştirir. Bu duruma çok sinirlenen Turgenev, Dostoyevski’ye tepki olarak sert sözler söyledi. Özellikle Dostoyevski’nin kendisinden yıllar önce ve sonra borç aldığını, bu borcu ödemek yerine Turgenev’in ‘Duman’ adlı eseri için aşağılayıcı sözler kullandığını belirtiyor.
Nihayetinde bu borç 1875 yılında ödendi ve Moskova’da Puşkin Anıtı’nın açılışında ikili arasında yüzeysel bir barış sağlandı.
Ancak Dostoyevski’nin ölümünden sonra Turgenev’in onu Marquis de Sade’a benzeterek eleştirel ifadeler kullanması, iki yazar arasındaki gerilimin hiçbir zaman tam olarak çözülmediğini göstermektedir.